
Ülke genelinde sahte yağ kullanımı yaygınlaşırken sahteciler, ünlü markaların şişelerine doldurdukları dolandırıcı ürünlerden yüksek kazançlar elde ediyor. Bu durum, özellikle araç sahiplerini zor durumda bırakıyor. Prof. Dr. Ahmet Ceyhan ve ekibinin geliştirdiği bu yenilikçi teknoloji, sahte ürünlerin kolayca tespit edilmesini sağlıyor. Kimya endüstrisinde gıda sektöründe de kullanılan marker teknolojisi, şimdi madeni yağ üreticilerine de sunuluyor. Üretim sürecinde orijinal yağlara eklenen özel bir molekül sayesinde, ürünlerin orijinalliği laboratuvar ortamında kesin olarak tespit edilebiliyor. Eğer marker bulunmazsa ürün sahte olarak nitelendiriliyor.
Prof. Dr. Ceyhan, marker sisteminin üretim esnasında yağa yalnızca 20 ila 50 ppm seviyelerinde eklendiğini ve sahada kolayca tespit edilebildiğini belirtti. Ayrıca, geliştirdikleri özel çözeltinin hem yüksek sıcaklıklara karşı dayanıklı hem de madeni yağların kimyasal yapısına uygun olduğunu vurguladı. Sadece 0.02-0.2 litre çözelti ile 10 ila 50 tonluk üretim tanklarının markalanabildiğini ifade eden Ceyhan, bu teknolojinin üretim sürecine ekstra bir işlem yükü getirmediğini ve firmaların ürünlerini güvenli hale getirerek izlenebilirliğini artırdığını söyledi.
Ürünün test edilmesi ise oldukça pratik bir şekilde gerçekleştiriliyor. Sahada kullanılan küçük el cihazları ile yağın içerisinde markerın bulunup bulunmadığı hızlıca kontrol edilebiliyor. Bu sayede sahte ürünler anında tespit ediliyor ve piyasadaki dolaşımı engelleniyor.
Prof. Dr. Gören, dünyada bu tür marker teknolojilerine ilginin gün geçtikçe arttığını belirterek geliştirdikleri yöntemin dünya çapında bir ilk olabileceğini düşündüklerini ifade etti ancak bu konuda kesin bir değerlendirme yapmadan yorum yapmanın doğru olmayacağını dile getirdi.
Marker teknolojisi şu anda çeşitli üreticiler tarafından kullanılmaya başlandı. Arı Petrol, bu sistemi ilk uygulayan firmalardan biri oldu. Arı Petrol Genel Müdürü Mustafa Güzelgül, sahtecilik nedeniyle kullanıcıların ciddi zararlar gördüğünü ve sıradan tüketicilerin ürünün sahte olup olmadığını anlamakta zorlandığını söyledi. GTÜ Teknopark’ın geliştirdiği bu teknoloji sayesinde artık motor yağları, antifriz ve hidrolik sıvılar gibi ürünlerin güvenilir hale geldiğini belirtti.
Kullanıcıların şüpheli durumlarda firmayla iletişime geçerek ürünün orijinalliğini test ettirebildiğini söyleyen Güzelgül, el cihazları veya laboratuvar analizleriyle gerçekleştirilen testlerin sahte ürünlerin piyasadan ayıklanmasında çok etkili olduğunu vurguladı. Ayrıca ambalaj üzerindeki bandroller ya da şüpheli işaretler gibi unsurlar da tüketicilere güvence sağlamak için kullanılıyor.
Bu sistem devreye alınmaya başlanırken kaçakçılıkla mücadele kapsamında yürütülen operasyonlar da dikkat çekiyor. Örneğin Kocaeli İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, yakın zamanda düzenlediği bir operasyonda sanayi atık yağlarını arıtarak ünlü markalara ait ambalajlarla piyasaya sürmeye çalışan bir şüpheliyi yakaladı. Operasyonda piyasa değeri yaklaşık 12 milyon TL olan 21 bin 600 litre sahte madeni yağ ele geçirildi ve şüpheli hakkında adli işlem başlatıldı.
Bu gelişmeler, sahte ürünlerle mücadelede teknolojinin gücünü ortaya koyarken, kullanıcıların güvenli ürünlere erişimini mümkün kılıyor ve sektör için önemli bir adım anlamına geliyor.