MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda önemli mesajlar verdi. Bahçeli, Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun İmralı ile doğrudan temasa geçmesinin bu süreci güçlendireceğini belirterek, MHP’nin böyle bir heyette yer almaya hazır olduğunu ifade etti.
Terörle mücadelede yeni bir döneme girildiğini dile getiren Bahçeli, Abdullah Öcalan ve Selahattin Demirtaş üzerinden yürütülen tartışmaların bu süreci baltalama girişimlerinden öteye gitmediğini vurguladı. “İmralı ile Edirne arasına mayın döşeyerek milli birlik sürecini baltalamaya çalışanlar başarısız olacaktır” şeklinde konuşan Bahçeli, sürece dair kararlılığını ortaya koydu.
AİHM’in Selahattin Demirtaş ile ilgili kararının hatırlatılması üzerine ise Bahçeli, “Hukuki yollar sonuca ulaşmıştır. Tahliyesi Türkiye için hayırlı olacaktır” diyerek dikkat çekici bir açıklamada bulundu.
Açıklamalarında "Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik" temasına değinen Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi olarak vatandaşlarla bir araya geldiklerini, gündemdeki sorunlara çözüm önerileri sunduklarını ve halkın nabzını tuttuklarını belirtti. Bu çalışmaların “gayret bizden, tevfik Allah’tan” anlayışıyla gerçekleştirildiğini söyleyen Bahçeli, “Sorunlar ne kadar büyük olursa olsun, biz milletimizin yanındayız ve her zaman hizmetindeyiz” dedi.
Türkiye genelinde hem köylerde hem şehirde her kapıyı çalacaklarını belirten Bahçeli, "Her evi ziyaret edeceğiz, her gönlü kazanacağız" ifadelerini kullandı. Vatandaşların sorunlarıyla yakından ilgilendiklerini, ihtiyaç duyulan her konuda çözüm odaklı adımlar attıklarını dile getirdi.
Ayrıca dünya genelindeki çatışma ve krizlere de değinen Bahçeli, çağımızın en büyük sorunlarından birinin artan ekonomik krizler, bitmeyen savaşlar ve küresel huzursuzluk olduğunu ifade etti. Sudan’daki iç savaş ve halkın yaşadığı trajedilere işaret ederek masum sivillerin büyük bedeller ödediğini söyledi. “Sudan’daki durum vahim ve yaşanan şiddet, Gazze’deki katliamlardan farksız bir tablo ortaya çıkarmaktadır” diyerek küresel barışın önemine dikkat çekti.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin mesajları ve mevcut siyasi pozisyonuna dair yapılan açıklamada öne çıkan konular dikkat çekici bir şekilde vurgulanıyor. Bu çerçevede parti, İmralı'ya milletvekillerinin giderek mesaj almasını gerektiğini savunuyor ve bu süreci desteklemeye hazır olduğunu belirtiyor. Milliyetçi Hareket Partisi'nin, bu sürece korku ya da çekince taşımadan katkıda bulunabileceğini ve İmralı'dan gelen açıklamaların bugüne kadar sözünün arkasında durduğunu ifade ediyor.
27 Şubat'taki açıklama ve 26 Eylül 2025 itibarıyla militanların ülkeyi terk etmesiyle ilgili gelişmeler, barış ve toplumsal huzur hedefinde anlamlı ilerlemeleri temsil ediyor. Parti, bu gelişmelere dayanarak halkın umutlu olması gerektiğini ifade ederken, geleceğe dair heyecan verici işaretler sunulduğunu vurguluyor.
Cumhur İttifakı'yla ilgili "çatlak" iddialarına karşı net bir ret cevabı getirilirken, terörle mücadelede ittifakın tam bir uyum içinde olduğu belirtiliyor. Bu noktada özellikle PKK'nın herhangi bir yeni yapılanmayla varlığını sürdürme çabalarının, Türkiye'nin siyasi ve bölgesel bütünlüğüyle çeliştiği dile getiriliyor. Parti, Cumhur İttifakı'nın varlığını sorgulayanlardan gelen pek çok spekülasyonu, yalanı ve iftirayı eleştiriyor ve ittifakın birlik ruhunun, bu tür iddiaların üzerinde olduğunu kesin bir dille ifade ediyor.
29 Ekim'deki törenler ve resepsiyonlara ilişkin tartışmalar hakkında yanıt olarak açıklamalar yapılırken, parti liderinin Anıtkabir’e gidememesinin insani bir durumdan kaynaklandığı ifade ediliyor. Ayrıca bu duruma karşı yapılan yorumlar eleştirilmekte ve çifte standarda dikkat çekilmektedir. Lider, spekülasyon yaratan çevreleri hedef alarak hem resepsiyona katılanların hem de Anıtkabir'deki törene gitmeyenlerin niyetlerini sorgulamakta ve bu tartışmaları samimiyetsizlikle ilişkilendirmektedir.
Sonuç olarak, Milliyetçi Hareket Partisi, Türk milletine güvenerek Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonu için kararlılıkla ilerlediğini vurgularken, milli meselelerde herhangi bir sapmaya müsaade etmeyeceğini belirtiyor. Cumhur İttifakı'nın devamlılığına yönelik güçlü bir irade sergilenirken, bu yolda ortak hedefler doğrultusunda tarihi mücadelenin sürdürüleceğinin altı çiziliyor.