BDDK'nın son 26 Mayıs tarihli bültenindeki bilgilere göre 125.3 milyar dolar kur korumalı mevduat birikimi bulunduğunu hatırlatan Prof. Yeldan, doların 18.5-19 bandında olduğunda bunun karşılığının 2,5 trilyon Türk lirası olduğunu söyledi. Yeldan'ın hesaplamasına göre doların 23 TL'yi aşması ile bu 2.9 trilyon liraya yükseldi. Bu da milli gelirdeki dolar fiyatlarındaki yükseliş nedeni ile yaşanan kaybın ise 400 milyar TL denk gelmesi demek oluyor.
Yeldan açıklamasında "Dolar 23 lira ve yükseliyor. Bu 125 milyar dolarlık KKM mevduatının karşılığı birden bire Türkçe karşılığı 2.9 trilyon lirayla yükseldi. Aradaki fark 400 milyar lira... Kur korumalı mevduat korunuyor. Ne pahasına? Bu 400 milyar liranın Hazine ya da MB kaynaklarından aktarılması anlamına geliyor. Son 10 gün içinde döviz kurundaki artıştan dolayı KKM'in kamuya maliyeti 400 milyar lira arttı. Bu milli gelirimizin yüzde 2.5'una denk geliyor." diye konuştu.
UÇAN 400 MİLYAR LİRA NELER YAPILABİLİRDİ
"Bu kaybolan 400 milyar lira ile neler yapılabilirdi" sorusuna Prof. Yeldan, diğer ekonomi hocalarının 'Osmangazi Köprüsü, dev projeler, duble yollar yapılabilirdi' söylemlerine farklı bir açıdan bakarak "Kuşkusuz bu büyüklükteki bir para ile canımızı çok acıtan depremin yaraları sarılır, terör ve yoksulluk ile mücadele edilebilirdi" yanıtını verdi.
KUR KORUMALI MEVDUAT FRANKENSTEIN GİBİ
Son bir yıldır uygulanan Kur Korumalı Mevduat sisteminin Frankentein'a dönüştüğünü söyleyen Prof. Yeldan "Bir seneyi kur korumalı mevduat diye bir enstrüman icat ederek geçirmeye çalıştık. Kur korumalı mevduat dramatik bir açıklama ile tam bir Frankenstein... Yani kendi başına belli koşullar altında döviz kurundaki bu sıçramaları dalgalanmaları önleyebilecek bir tasarım olarak düşünebilir idi. Ama belli koşullar altında. Nedir o koşullar? Döviz kuru şu ya da bu şekilde fazla hareket etmeyecek. Vatandaşa güven verecek. Vatandaşlar alternatif tasarruf şekilleri yerine döviz kurundaki olası oynaklığa karşı kur korumalı mevduatı tercih edecekti. Bu olası hareketler değer kaybı da mevduatı da açılıştaki Hazine, Maliye veya Merkez Bankası kaynaklarından karşılanacaktı. İşin Frankenstein yani canavar haline dönüşmesi buradan kaynaklanıyor." dedi.
FAİZ POLİTİKASI NEDEN İŞLEMEDİ
Faiz politikasının doğal olmaması nedeni ile yıkım yaşandığını savunan Prof. Yeldan "Sonuçta vatandaş ile bankacılık kesimi arasında bir tasarruf biçiminden bahsediyoruz. Normal şartlarda bankaların vatandaşa faiz ödemesi gerekir. Ama Merkez Bankası ya da Hazine diyor ki "Hayır biz Türkiye'deki faizleri düşük tutacağız. Bunun gerekçesini de iktisadı anlamda anlayabilmiş değiliz." Bakıyoruz ki faizlerin düşmesinin ne kredi hacmini artırdığı, ne sabit sermaye gelirlerini artırdığı, ne de ekonomik büyümede süreklilik sağladığı var. Sadece ve sadece ithalatı artırdığı görülüyor." dedi.
DOLARDA YÜKSELME SÜRER Mİ?
Seçimlerin sonuçlanması ve yeni kabinenin belirlenmesinin ardına denk gelen döviz hareketliliğinin nedenini sorduğumuz Prof. Yeldan yükseltiyi "Merkez Bankası rezervleri, kaynağı belirsiz döviz girişleri, belirsizlik ve güvensizlik ortamı" sözleri ile açıkladı.
DOLAR 28 TL'Yİ 30 TL'Yİ GÖRÜR MÜ
Serbest piyasa tabirinin Türkçe'ye yanlış geçtiğini belirten Yeldan'a göre doların yakın zamanda 28 TL'yi 30 TL'yi bulması zor. Yeldan" Serbest piyasa yerine dalgalı düzen demek gerek. Yani kendi kendine dengeyi bulan kur. Dengeye gelen döviz kuru dediğimizde dövizin bir satıcısı var bir de alısı var. İthalat yapacak bir vatandaş dövize ihtiyacı olduğunda dövize talep yaratır. Dövizi olanlar elbete ki elindeki doları 30 TL'den satmak isterler. Ama alıcı bulabirlirler mi? Alıcı bulunsa da anlık olarak çok sansasyonel haberler üzerine anlık olabilir. Dalga boyu yükselebilir döviz hareketlerinde. Kalıcı olarak örneğin 30 TL'ye çıkması zor." dedi.
BİR YILDIR SAKİN KALAN DÖVİZE NE OLDU?
Döviz kurundaki yükselişin çok yalın bir gerçeğe dayandığını anlatan Prof. Yeldan "Döviz kuru çok uzun süredir değişmiyordu. Merkez Bankası rezervleri, kaynağı belirsiz döviz girişleri, teknik anlamda net hata ve noksan kalemi altında okuyoruz. Kaynağı belirsiz olduğu için de tam anlamda güven telkin etmiyor. Kayıt dışı döviz girişlerinin çoğu polisiye vaka... Merkez Bankası'nın bilançosundan da resmi rakamları rezervleri doğru düzgün takip edemiyoruz." diye konuştu.
Bir dizi muhasebe oyunu yapıldığını savunan Yeldan " Swap diye bir kavram literatürümüze girdi. Vatandaşın finansal okur yazarlığı arttı. İkili döviz anlaşmaları olduğu ifade ediliyor dost ülkelerle. Kim bu dost ülkeler... Bu belirsizlikleri bir araya koyduğumuz zaman döviz kuru da diğer makro ekonomik göstergeler gibi enflasyon gibi risk pirimi gibi yükseliyor. Ekonomideki bu tür belirsizliklerin güven eksikliğinin yarına yönelik endişelerin bir subabı... Yani piyasa diliyle fiyatlaması haline dönüştü." dedi.
BÜTÜN BU BELİRSİZLİĞİN BİR BEDELİ VAR
Seçim öncesinde her ne pahasına olursa olsun döviz kurunu ucuz tutma politikası uygulandığını söyleyen Yeldan, arka planda resmi istatistiklerde bile yüzde 50-80 bandında enflasyon süregelirken son bir senedir dövizin fiyatı neredeyse hiç değişmediğine dikkat çekti. "Türk lirası yapay yollardan aşırı bir değerleme biçiminde kaldı." diyen Yeldan bu belirsizliklerin bedelinin artık ödendiğini, dövizin bu yolla fiyatlandırılmasının seçim sonrası tahammül edilemez hale gelerek piyasalarda yükseliş tepkisi verdiğini belirtti.
ŞİMŞEK'İN AÇIKLAMASININ ALTINDA NE VAR
Süregelen Merkez Bankası politikaları değerlendiren Yeldan, bunun sadece tüketim yarattığını faizleri düşürmenin krediyi genişletmediğini söyledi. Yeldan, Merkez Bankası politikalarının sonuçlarını "Banka kredilerinin milli gelir içindeki payı 2018'de yüzde 64 idi. 2022'de yüzde 52'ye düştü. Faizleri düşürmek krediyi genişletmiyor. Yeni yatırımlar yeni iş sahaları yeni üretim ve daha fazla ihracat sağlanamıyor. Devasa bir tüketim patlaması anlamına geliyor. Son iki senede 2021 ve 22'de tüketimin yüzde 21-22 enflasyondan arındırılmış reel olarak arttığını gösteriyor. Yatırımların sadece yüzde 2-3 düzeyinde artığını gösteriyor. İhracat Eylül ayından beri yerinde sayıyor. İthalatımız yüzde 14." sözleri ile anlattı.
https://www.odatv4.com/ekonomi/mehmet-simsek-in-aciklamasinin-satir-aralari-dolar-daha-da-yukselir-mi--38226339
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder