Uzun süredir üzerinde çalışılan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) için uygulama tarihi netleşti. Ekonomi gazetecisi Faruk Erdem, yeni sistemin 2026 yılında devreye gireceğini belirterek, çalışanlara emeklilik döneminde ikinci bir gelir sağlama imkanı sunulacağını açıkladı.
Emeklilikte gelir güvenliğini artırmayı amaçlayan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, yeniden gündemin odağına geldi. Konuyla ilgili değerlendirmeler yapan Faruk Erdem, sistemin işleyişi ve çalışanalara sunacağı avantajlar hakkında bilgi verdi.
TES 2026'DA BAŞLIYOR
Faruk Erdem, yaptığı açıklamada Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin 2026 yılında hayata geçirileceğini belirtti. Mevcut Otomatik Katılım Sistemi’nden farklı olarak, bu modeli daha uzun vadeli bir birikim yapmayı teşvik eden bir sistem olarak tanımladı ve sistemden çıkışın mümkün olmayacağını vurguladı.
SİSTEMDE 10 YIL KALMA VE 56 YAŞ ŞARTI
Yeni sisteme dahil olan çalışanların, emekliliğe hak kazanabilmesi için en az 10 yıl sistemde kalmaları ve 56 yaşını doldurmaları gerektiği açıklandı. Bu sürenin yaklaşık olarak 3.600 prim gününe karşılık geldiğini ifade eden Erdem, TES’in mevcut Sosyal Güvenlik Kurumu emekliliğinden bağımsız çalışacağını ve kişilere ikinci bir emeklilik olanağı sunacağını belirtti.
EMEKLİLİKTE EKSTRA GELİR İMKÂNI
Faruk Erdem, TES’in en dikkat çeken özelliğinin emeklilikte iki ayrı gelir fırsatı yaratması olduğunu söyledi. Buna göre çalışanlar, SGK’dan alacakları emekli maaşına ek olarak Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nden de aylık gelir elde edebilecek veya biriken tutarı toplu olarak çekebilecek. Bu yaklaşımın, emeklilik döneminde maddi refahı artıracağı değerlendiriliyor.
KIDEM TAZMİNATIYLA BAĞLANTILI DEĞİL
Yeni sistemle ilgili merak edilen konuların başında kıdem tazminatı geliyordu. Ancak Faruk Erdem, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin kıdem tazminatına herhangi bir etkisinin olmadığını ve bu sistemin tamamen bağımsız bir model olarak tasarlandığını ifade etti.
ÜÇLÜ KATKI MODELİ
TES’in finansal yapısı hakkında da bilgiler paylaşan Erdem, sisteme devlet ve işveren katkısının da ekleneceğini belirtti. Şu anda maaşlardan yüzde 3 kesinti yapıldığını ve devletin buna yüzde 30 oranında katkı sunduğunu hatırlatarak, bu katkı oranlarının artırılmasının görüşüldüğünü dile getirdi. Yeni modelde işverenlerin de sağlayacağı katkılarla birlikte çalışanlar için anlamlı birikimler oluşturulması hedefleniyor.